ـ3874 ـ1ـ عن ابن عمر رَضِيَ اللّهُ عَنْهما قال: ]قال رسولُ اللّهِ #: َ يَأكُلَنَّ أحَدُكُمْ بِشِمَالِهِ وََ يَشْرَبَنَّ بِهَا، فإنَّ الشَّيْطَانَ يَأكُلُ بِشِمَالِهِ وَيَشْرَبُ بِهَا[. أخرجه مسلم ومالك وأبو داود والترمذي .
1. (3874)- İbnu Ömer radıyallahu anhümâ anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Sizden kimse sakın sol eliyle yiyip içmesin. Çünkü şeytan soluyla yer içer."[1] [Müslim, Eşribe 106, (2020); Muvatta, Sıfatu'n-Nebiyy 5, (2, 922, 923); Ebu Dâvud, Et'ime 20, (3776); Tirmizî, Et'ime 9, (1801).]
ـ3875 ـ2ـ وعن سلمة بن ا‘كوع رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]أكَلَ رجُلٌ عِنْدَ النبىِّ # بِشِمَالِهِ. فقَالَ لَهُ: كُلْ بِيَمِينِكَ. فقَالَ: َ أسْتَطِيعُ، مَا مَنَعَهُ إَّ الْكِبْرُ فقَالَ #: َ اسْتَطَعْتَ. فَمَا رَفَعَهَا إلى فِيهِ بَعْدَ ذلِكَ[. أخرجه مسلم .
2. (3875)- Seleme İbnu'l-Ekva' radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanında bir adam[2] sol eliyle yemek yemişti.
"Sağınla ye!" ferman buyurdu... Adam: "Yiyemiyorum!" dedi. Bunun üzerine Aleyhissalâtu vesselâm:
"Yiyemez ol! Onu böyle demeye kibri sevketti!" buyurdular. Bundan sonra elini ağzına kaldıramadı."[3] [Müslim, Eşribe 107, (2021).]
ـ3876 ـ3ـ وعن عمر بن أبي سلمة قال: ]كُنْتُ غَُماً في حِجْرِ النَّبىِّ #، وَكَانَتْ يَدِى تَطِيشُ فِي الصَّحْفَةِ. فقَالَ لِى رَسُولُ اللّهِ #: يَا غَُمُ سَمِّ اللّهَ، وَكُلْ بِيَمِينِكِ وَكُلْ مِمَّا يَلِيكَ. فَمَا زَالَتْ تِلْكَ طُعْمَتِى بَعْدُ[. أخرجه الخمسة إ النسائي.
3. (3876)- Ömer İbnu Ebî Seleme radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın terbiyesinde bir çocuktum. Yemekte elim, tabağın her tarafında dolaşıyordu. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bana ikazda bulunda:
"Evlat! Allah'ın ismini an, sağınla ye, önünden ye!" Bundan sonra hep böyle yedim."[4] [Buhârî, Et'ime 2, 3, Müslim, Eşribe 108, (2022); Muvatta, Sıfatu'n-Nebiyy 32, (2, 934); Ebu Dâvud, Et'ime 20, (3777); Tirmizî, Et'ime 47, (1858).]
ـ3878 ـ5ـ وعن ابن عباس رَضِيَ اللّهُ عَنْهما قال: ]قال رَسُولُ اللّهِ #: تَنْزِلُ البَرَكَةُ وَسَطَ الطَّعَامِ فَكُلُوا مِنْ حَافَتَيْهِ وََ تَأكُلُوا مِنْ وَسَطِهِ[. أخرجه أبو داود والترمذي .
4. (3878)- İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Bereket yemeğin ortasına iner. Öyleyse kenarlardan yiyin, ortadan yemeyin."[8] [Tirmizî, Et'ime 12, (1806); Ebu Dâvud, Et'ime 18, (3772).]
ـ3882 ـ9ـ وعن أبي جحيفة رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]قَالَ النَّبِىُّ #: َ آكُلُ مُتَّكِئاً[. أخرجه أصحاب السنن.»المُتَّكِئُ« المراد بهِ هاهنا: المعتمد على الوطاء الذي تحته .
5. (3882)- Ebu Cuhayfe radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Ben dayanarak yemem."[15] [Buhârî, Et'ime 13; Tirmizî, Et'ime 28, (1831); Ebu Dâvud, Et'ime, 17, (3769); İbnu Mâce, Et'ime 6, (3262).]
ـ3885 ـ12ـ وعن ابن عباس رَضِيَ اللّهُ عَنْهما قال: ]قال رَسُولُ اللّهِ #: إذَا أكَلَ أحَدُكُمْ طَعاماً فََ يَمْسَحْ يَدَهُ حَتّى يُلْعِقَهَا[. أخرجه
الشيخان وأبو داود.»اللَّعْقُ«: اللحس .
6. (3885)- İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Biriniz yemek yeyince, yalamadıkça veya yalatmadıkça elini (mendile) silmesin."[21] [Buhârî, Et'ime 52; Müslim, Eşribe 129, (2031); Ebu Dâvud, Et'ime 52, (3847).]
ـ3886 ـ13ـ وعن جابر رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]أمَرَ رسولُ اللّهِ # بِلَعْقِ ا‘صَابعِ وَالصَّحْفَةِ، وَقاَلَ: إنَّكُمْ َ تَدْرُونَ فى أىِّ طَعَامِكُمُ البَرَكَةُ، فإذَا وَقَعَتْ لُقْمَةُ أَحَدِكُمْ فَلْيَأخُذْهَا وَلْيُمِطْ مَا كَانَ بِهَا مِنْ أذىً، وََ يَدَعْهَا لِلشَّيْطَانِ، وََ يَمْسَحْ يَدَهُ بِالْمنْدِيلِ حَتّى يَلْعَقَ أصَابِعَهُ فَإنَّهُ َ يَدْرِى فِي أىِّ طَعَامِهِ البَرَكَةُ[. أخرجه مسلم والترمذي .
7. (3886)- Hz. Câbir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), parmakların ve kapların yalanmasını emretti ve dedi ki: "Siz, bereketin, yemeğinizin hangi (parça)sında olduğunu bilemezsiniz. Öyleyse, birinizin lokması düşecek olursa, onu alıp, bulaşan ezayı temizlesin, sakın şeytana terketmesin. Parmaklarını yalamadıkça elini mendille de silmesin. Zira o, taamınızın hangisinde bereket bulunduğunu bilemez."[22] [Müslim, Eşribe 136, (2034); Tirmizî, Et'ime 11, (1803).]
ـ3887 ـ14ـ وزاد رزين في رواية عن أنس: ]فَإنّ آنِيَةَ الطَّعَامِ تَسْتَغْفِرُ لِلَّذِى يَلْعَقُهَا وَيَغْسِلُهَا وَتَقُولُ: أعْتَقَكَ اللّهُ مِنَ النَّارِ كَمَا أعْتَقْتَنِى مِنَ الشَّيْطَانِ[ .
8. (3887)- Rezîn, Hz. Enes radıyallahu anh'tan yaptığı bir rivayette şu ziyadeyi kaydetmiştir: "Zira yemek kabı, kendisini yalayıp yıkayana istiğfarda bulunur ve: "Beni şeytandan kurtardığın gibi, Allah da seni ateşten kurtarsın" der."[23]
* Yalamaktan kasıt tabağı tamamen sıyırıp, içinde hiç yemek artığı bırakmamaktır.
19 Mart 2009 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder